Okulumuzun düzenlediği 1923'te öğretmen olmak konseptli gece boyunca birbirinden şık cumhuriyet öğretmenleri eğlenceye doyamadı.

Bu yazıyı okuyorsanız muhtemelen spora başlamayı düşünüyorsunuz ve kafanızda bir sürü de soru işareti var; acaba pilatese mi başlasam yoksa başka bir şey mi yapsam? Öncelikle size tavsiyem karakterinize ve ruh yapınıza en iyi gelen egzersiz ne ise mutlaka onu yapın ve yaşamınızın bir parçası haline getirin. Spor için vaktim yok demeyin.

Ben bugün size pilatesden söz edeceğim.

Pilates 100 yıllık geçmişi olan, tüm vücudu dengeli bir şekilde çalıştıran, nefesle birlikte, core (merkez) bölge aktivasyonu ile yapılan akıcı bir egzersiz şeklidir. Pilatesi diğerlerinden ayıran en önemli özellik, vücuttaki her bölgenin dengeli bir şekilde çalışıyor olmasıdır.

Pilates düzenli egzersizler sonucunda değişen bedeni daha estetik bir görüntüye kavuşturmaya yardımcı olabilmektedir. Uzayan kaslarla birlikte daha ince bir görüntüye sahip olabilirsiniz. Güzelliğin oluşturulmasına ve korunmasına estetik açıdan yardımcı olmaktadır. Gerek çalışma koşullarından kaynaklı gerekse kişinin anatomik yapısı nedeniyle posturel bozukluklar görülmektedir. Pilates bu tür sorunlarda olumlu gelişime sağlar, rehabilite eder ve estetik açıdan kötü görüntüyü minimuma indirmeye yardımcıdır.

Erkeklerin pilatesi sadece kadınlar arasında yapılan spor yöntemi olarak gördüğü şüphesiz fakat son zamanlarda erkeklerin de kas, kuvvet ve esnekliği arttırıcı, sakatlanmaları engelleyici bir yöntem olarak pilatesi tercih ettikleri görülmektedir. Pilates her seviyeye uygundur. Yaş ve performans sınırlandırması yoktur. Genç, orta yaşlı ve daha önce spor yapmamış olmanız pilatese başlamak için engel değildir.

Unutmayın değişim için gerekli güç sizde gizli onu bulun ve asla vazgeçmeyin!

Emine Özlem Cengiz
Özel Eral Okulları Beden Eğitimi Öğretmeni

UNICEF Türkiye Milli Komitesi Başkanı Prof. Dr. Tezer Kutluk 20 Kasım Dünya Çocuk Günü'nde Dünya Education ile yaptığımız çalışma için teşekkürlerini iletti. Zor durumdaki çocuklara yardım etmek ve yardım çağrısında bulunmak için her zaman elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz.

 

 

Çocuklar geleceğimizin güvencesi, yaşama sevincimizdir. Bugünün çocuğunu, yarının büyüğü olarak yetiştirmek hepimizin insanlık görevidir.
Mustafa Kemal ATATÜRK

 

1.Dünya savaşının da sonlanmasıyla beraber tüm dünyada değişimin ve umudun başladığı 1920’ler, günümüz modası için de bir dönüm noktası olmuştur.

Viktorya döneminin muhafazakar giyimi, korseler, kumaş yığını kabarık elbiseler dönemi biter. Kadının değişimi ve kendini kanıtlayışının ilk adımları bu dönemde atılır. Dönemin stil ikonlarından Coco Chanel: “Pantolon kadınları özgürleştirir.” diyerek, kadınları korseden kurtarır ve giyinmeyi bir eziyet olmaktan çıkarıp zevke dönüştürür.

Hakların kazanımı, siyasi eşitlik, toplumsal hayatta var olmanın çabasıyla birlikte gardıroplara önce pantolonlar, sonra da düşük bel püsküllü elbiselerle feminen detaylar girer. Uzun inci kolyeler, damla küpeler, tüylü yelpazeler, kürkler, parlak taşlı saç aksesuarları bolca kullanılır. 20’lerde oluşan “art deco” akımıyla kıyafetlerde geometrik desenlere sıkça yer verilir. Çoğunlukla bilekten bantlı, topuklu ayakkabılara parlak clucth çantalar eşlik eder. Kısaltılmış etekler, kısa kesim saçlarla kullanılır ve bukleler yerini net kıvrımlara bırakır.

Cumhuriyetimizin ilk dönemlerinde yapılan kılık kıyafet devrimiyle birlikte bu akımın etkilerini ilk dönem fotoğraflarımızda da görürüz. Dünyanın ilk kadın savaş pilotu Sabiha Gökçen’i, Atatürk’ün yanında şık takım elbisesiyle görürüz. Atatürk’ün, manevi kızı Nebile ile düğünde dans ederken çekilen zarif fotoğrafı hepimizin gözünün önüne gelmiştir.

1920’lerin erkek modası ise, kadınlar kadar ön planda olmasa da kusursuz takım elbiselerle dönemin şıklığını tamamlar. Günlük yaşamda da işte de giyilen takım elbiseler, genellikle koyu renkli çizgili kumaşlardan tercih edilir. Saçlar yandan ayrılır ya da geriye taranır ve briyantin vazgeçilmezdir. Bu dönemin erkekleri de cep saati, kol düğmesi, pantolon askısı, şapka gibi aksesuarlar kullanmıştır.

Erkek modasının oluşumunda Al Capone ve Rudolph Valentino isimleri geçse de bizce yaşadığı her dönemin stil ikonu Mustafa Kemal ATATÜRK’tür.

Günümüzde iletişim çok önemli bir unsur, dili etkin ve doğru kullanma ise büyük önem arz ediyor. Bu bağlamda öğrencilerin dili etkin kullanarak kendini ifade etmesine fırsat sunmak bir öğretmenin temel görevi olmalıdır. Öğrencilerimizin hayata hazırlanmasındaki dinamiklerin başında kaliteli iletişim ve iletişimdeki vazgeçilmez unsur olan dili etkin kullanma ön plana çıkmaktadır. Özellikle iş hayatında iyi iletişim kurabilmenin ve dili etkili kullanmanın bazı problemleri ne kadar kolay çözdüğünü defalarca deneyimlemiş biz yetişkinler çocuklarımızın da bu alanda kendini geliştirmesi konusunda ısrarcı olmalıyız. Buna istinaden kendimizi iyi ifade edemeyip yanlış anlaşıldığımızda ne gibi sorunlar yaşadığımızı ve benzer sorunları çocuklarımızın yaşamamasının elzem olduğunu unutmamalıyız. 

Sınavların hayat gerçeği olduğunun bilincinde olan bir kurumda öğrencilerimizi sadece sınava değil hayata hazırlayan, kendi yeteneklerini keşfetmesi için onlara imkan yaratan okulumuzun çatısı altında bulunan her öğrencinin bu ayrıcalığı hissettiğini düşünüyorum. Öğrencilerimizin kelimelere hakimiyeti arttıkça kendilerine olan güvenin, sosyal alanda gördüğü saygının da arttığını gözlemlemiş biri olarak bu konudaki hassasiyetin günden güne çoğaldığını belirtmek isterim. 

“Her şeyden feragat edilebilir ama eğitimden asla” öğretmenlik mesleğine gönül vermiş tüm meslektaşlarımın bu sözün anlamını derinden hissettiği kanaatindeyim. İyi bir eğitimden geçmiş, okuyan okuduğunu yorumlayabilen, kendini doğru etkili ifade edebilen, kelime haznesi zengin bireyleri topluma kazandırmanın heyecanını her zaman taşımak dileğiyle…

-Ahmet Tatar

“e” diye okunur “ɘ” diye yazılır.

Günümüzde okuma- yazmaya yeni başlayan çocukların çoğuna bilinçsizce “disleksi” tanısı konuluyor. Harfleri ters yazan her çocuğa disleksili diyebilir miyiz? Bazı harf ve rakamları ( e, b, 3, 6, 9,5 vb.) ters yazan veya ters algılayan (12’yi 21 yazmak gibi ) her öğrenci disleksi midir sizce? Ya da disleksi bir zekâ problemi midir?

Her öğrenci okuma yazmaya başlarken bazı sorunlar yaşar. Okumaya yazmaya hazır bulunuşluk durumu, algısal farklılık gibi birçok etken çocuklarda bu karışıklığa sebep olabilir. Bu durumda önyargılı olmayıp öğrenci daha fazla gözlemlenmeli ve direk disleksi tanısı konulmamalıdır.

Disleksi bir zekâ problemi değildir. Zekâ düzeyi çok yüksek çocuklarda da görülebilir. Öğrenmenin pek çok alanının etkilendiği yapısal bir durumdur. Disleksili kişiler bilgi alırken ve bilgiyi anlamlandırırken çeşitli sıkıntılar yaşar. Baktıklarını aynadan görüyormuş gibi ters görürler. Konuşma bozukluğu, yetersiz motor gelişimi, hecelerin seslerini karıştırma ya da sessiz harflerin yerini değiştirme, yazılarının okunaklı olmaması, konuşurken kendilerini net ifade edememe, bazı kavramları öğrenmede güçlük yaşama veya verilen işleri sırasına göre yapamama gibi birçok belirtiler gösterir. Bu belirtilerden birkaçının bulunduğu bireyler bir uzman yardımı almalıdır.

Disleksiye sahip bireyler zekâ seviyeleri normal olmasına rağmen akademik anlamda güçlük ve zorluk yaşarlar, zor algılarlar. Yeteneklerini tam anlamıyla ortaya koyamazlar ve genelde sınıf arkadaşlarına oranla geride kalırlar. Bu nedenle derse karşı ilgileri azalır, isteksizlik olur ve özgüvenleri düşer.

Disleksi ilaçla tedavi edilmez. Disleksinin tedavisi eğitimle ve iyi bir psikolojik terapi ile gerçekleşir. Disleksiye sahip bireylere özel bir eğitim programı uygulanır. Bu eğitim programı ile eğitsel terapi bir bütün halinde uygulanmalıdır.

ERAL OKULLARI (Çukurova Kampüs)
Adres: Huzurevleri Mah. 77123 Sk. No:3 01360 Çukurova Adana, Türkiye

ERAL MİNİ ANAOKULU
Adres: Güzelyalı Mah. 81128 Sk. No:4 01170 Çukurova Adana, Türkiye

ERAL İLKOKUL & ORTAOKUL
Adres: Güzelyalı Mah. 81107 Sk. No:3/1 01170 Çukurova Adana, Türkiye 

ERAL ANADOLU – FEN LİSESİ
Adres: Güzelyalı Mah 81108 Sk. No:16 01170 Çukurova Adana, Türkiye

ERAL OKULLARI (Çukurova Kampüs)
Adres: Huzurevleri Mah. 77123 Sk. No:3 01360 Çukurova Adana, Türkiye

ERAL MİNİ ANAOKULU
Adres: Güzelyalı Mah. 81128 Sk. No:4 01170 Çukurova Adana, Türkiye

ERAL İLKOKUL & ORTAOKUL
Adres: Güzelyalı Mah. 81107 Sk. No:3/1 01170 Çukurova Adana, Türkiye 

ERAL ANADOLU – FEN LİSESİ
Adres: Güzelyalı Mah 81108 Sk. No:16 01170 Çukurova Adana, Türkiye

444 3725
linkedin facebook pinterest youtube rss twitter instagram facebook-blank rss-blank linkedin-blank pinterest youtube twitter instagram